Ana Sayfa Güncel 18 Ocak 2013 2861 Görüntüleme

NEDEN 2B DANISMANLIĞI?

2B deyince Beykoz’da hemen herkes ne demek olduğunu biliyor. Hatta çoğumuz bizzat içindeyiz. Her kafadan bir ses, bilen bilmeyen hemen herkesin bir fikri ve hatta gidişat hakkında bildiği bir şeyler var. Hal böyle olunca bu konu hakkında yıllardır kafa yoran, çıkan yasaları ve yazıları takip eden ve en önemlisi çevremdeki komşularım, tanıdık tanımadık Beykozluların sorularına muhatap olan biri olarak bu işi profesyonelce yapmaya karar verdim. Bu iş dediğim tam olarak “2B DANIŞMANLIĞI” dır. Ne demek bu 2b danışmanlığı: tam olarak kaynak belirterek, kişisel tahmin ve öngörülerden arındırılmış, kafalardaki karışıklıkları düzeltecek bir danışmanlık hizmetidir. Para ile yapılmaz, yalnız ve yalnız talep edenlere özel, kapsamlı bir iştir. Örneğin on altı senedir kullandığınız cep telefonunu ilanlarda kullandığınızda her arayanı cevaplamanız demektir.

Siyasi kimliğimi bilmeyen yoktur bu yüzden açıkça ifade etmeliyim ki yıllardır özellikle her seçim döneminde 2B konusu ile ilgili ne yapılması gerektiğinin propagandasını yapan biriyim. Çeşitli toplantılar ve çalışmalarda parti politikalarını anlatmaktan, hatta konuyla ilgili yasa tasarılarımızı anlatan, gerektiğinde muhtarlarımızla birlikte Ankara’ya giderek doğrudan temaslarda bulanan bir Beykozluyum. Beykozluluğa vurgu yapıyorum çünkü Beykozlunun 2B sorununda diğer ilçelere göre farklılıklar vardır. Beykozluların büyük bir çoğunluğu manzarası ve doğası güzel diye buraya yerleşmemiştir. Cumhuriyetimizin kalkınma hamlesinin en önemli yapı taşlarından üç fabrikada çalışmak için gelmişler ve anayasal hakları olan barınma sorununu gidermek için bu fabrikaların etrafındaki mahalleleri oluşturmuşlardır. Üstelik bizzat kazandıkları maaşlarından arttırarak, çoluğunun çocuğunun nafakasından keserek yaptıkları evlerinde yıllardır zor koşullarda yaşamışlardır. Bir de yıllarca işgalci muamelesi yapılarak çeşitli cezalarla tehdit altında yaşamış, en önemli sorunlarının bir gün nasıl çözüleceğini bilmeden geçirmişlerdir. Şimdi tüm bunlar varken Beykozlular ülkenin tamamına uygulanan muafiyetlerden biraz daha fazlasını hak etmiyor mu? Üstelik artık çalışılacak fabrikalar da kapanmış, yıllardır ekmek kavgasını zor şartlar altında verimişse tüm bunların bir karşılığı yok mu?

Diğer taraftan Beykoz’un mahalleleri olduğu kadar köyleri de var. Hem de tam orman köyleri hani şu anayasamızın 170. Maddesinde yazdığı “devlet eliyle kalkındırılması için orman vasfını yitirmiş yerleri işletmeye verilir. Aksi halde yeniden orman olarak ihya edilir.” denilen yerlerden bahsediyorum. Anayasamız böyle yazmasına rağmen yerleşim alanları ile aynı kapsamda ve astronomik rayiç fiyatlarla satılacak. Yasa kapsamında satılacak 2B alanlarının sadece %4,7 si yerleşim alanı olduğunu, geri kalan %95,3’ünün tarım arazisi olduğunu biliyor muydunuz?

2B danışmanlığı sayesinde sadece tanıdıklarıma değil tanımadığım hemşerilerimle de tanışma fırsatı buldum. Çeşitli sorunlarla karşılaştım ve gün geçtikçe araştırmalarımı derinleştirdim. Anladım ki daha Nisan 2012 de çıkan 6292 sayılı yasa hakkında bile kafalarda yüzlerce soru var. Yasa hakkında bilgiye ancak internetten veya bizzat Mal Müdürlüğüne başvurarak erişilebiliyor. Peki, internete giremeyen veya Mal müdürlüğünden aldığı broşürü anlayamayan Beykozlu ne yapacak? Konu komşu hısım akraba eş dost kim varsa aralarında konuşacak, herkes ayrı bir şey söyleyince de kafalarda sorular cevapsız kalacak. Öyle ise halka hizmet Hakka hizmettir diyerek zaten yaptığım çalışmaların ciddiyetini arttırdım. Aldığım teşekkürler ve dualar beni fazlasıyla memnun ediyor. Bundan sonraki yazılarımla 2B konusu ve karşılaştığım sorunları detaylı olarak yazmayı planlıyorum. Bu sayede edindiğim tecrübeleri daha fazla paylaşabilmeyi umuyorum. Takip etmenizi öneririm.

14 Ocak 2013

Gökhan Taneri VURAL

info@gokhanvural.com

www.gokhanvural.com

 

Kavacık Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. Tonoğlu Plaza No: 3/4 - +90 532 387 73 79 - BEYKOZ - İSTANBUL

Tema Tasarım | AnatoliaWeb