TERS LALE
Neden azınlık olduğunda herkese bir tuhaf görünür sahip çıktığı her neyse asırlardır. Kimse bunun, onların doğası olduğunu kabul etmek istemez. Doğasında olan ergeç olacak olandır. Murpy kanunları kadar illegal ama bir o kadar da gerçek. Reddedilir ama her defasında maruz kalınır. İşte bir arkadaşım ters laleden bahsedince benim aklıma düşenler. Bir sürü hikayesi var “Ters Lale”nin. Hikayelerden biri; Selimiye Cami’nin yapılacağı yeri önce vermek istemeyen güzel lale bahçeleri olan bir kadının isteği üzerine , Mimar Sinan, müezzin mahfilindeki mermer direklerden birine kadını temsil etmesi için bir lale yapılmasını ancak kadının tersliğini ve çok uğraştırdığına işareten ters lale çizilmesini emreder. Müslüman efsanelerine göre ise,Hz. Hasan ve Hüseyin’nin Kerbela’da şehit olmasından dolayı boynu bükük ve rengi kırmızıdır. Hristiyan rivayetlerine göre ise, Hz. İsa’nın çarmıha gelişine şahit olan Hz. Meryem’in gözyaşlarının düştüğü yerde Ters Lale yetişmeye başlar. Daha çok ağlayan insanlara, kavuşayamayan Ferhat ile Şirin’e , mutsuzluğu temsil eden her şeye benzetilen bu çiçek Anadolu coğrafyasına özgü bir türdür. Üzerine düşen su damlalarının direk aşağıya kayması ve boynunun büküklüğü sebebi ile “Ağlayan Gelin”e benzetilir. Bildiğimizi sandığımız çoğu şeyin zaman içinde değişebileceğini hayatımızın içine katabilmeliyiz. Gözümüzün gördüğünün alışagelmiş olması her şeyin doğru olması DEMEK DEĞİLDİR. Her zaman sizin bildiğinizin son söz olması kadar egoist bir yaklaşımı rededen bir ikondur bence “TERS LALE”. Sesi çıkmayanların, pasif veya iyimser oldukları için asla gereken cevabı veremeyenlerin sembolüdür bence “TERS LALE” Bu arada Denizli’nin Hayrettin ilçesinde “TERS LALE “ festivali olduğunu da çoğu kişi bilmez.