Denizlerdeki canlı yaşamının korunmasına yönelik oluşturulan ve AB’nin desteklediği Coconet Projesi’nde Türkiye’yi Türk Deniz Araştırmaları Vakfı temsil etti
Avrupa Birliği’nin denizlerdeki canlı yaşamının korunması için desteklediği Coconet Projesi’nde ülkemizi temsil eden tek kuruluş olan Türk Deniz Araştırmaları Vakfı, Avrupa parlamenterlerine denizlerimizi anlattı.
AB üye ülkelerinin denizlerindeki koruma ve balıkçılık çabalarını desteklemek için oluşturulan Coconet Projesi’nin toplantısı Brüksel’de yapıldı. Arnavutluk, Romanya, Malta, Fransa,Yunanistan, İngiltere gibi yaklaşık 25 ülkeden onlarca uzman proje kapsamında neler yaptıklarını AB parlamenterlerine açıkladı. Avrupa Birliği’nin denizlerle ilgili birimlerinin üst düzey yöneticilerinin katıldığı toplantıda kıtayı çevreleyen denizlerin durumu tartışıldı. Avrupa Parlamentosu Sosyal Demokratlar grubu üyesi Ricardo Serrao Santos; Akdeniz ve Karadeniz’de 670 deniz koruma alanına rağmen sadece 100 kadarının gerçek anlamda biyolojik çeşitlilik ve ekosistemin korunmasına yardımcı olduğunu vurguladı. Santos, AB ülkelerinin denizlerin korunması ve sürdürülebilir balıkçılık için gösterdiği çabayı aday ülke Türkiye’den de beklediklerini açıkladı. Karadeniz ve Akdeniz’de balık stoklarının büyük oranda azaldığını söyleyen parlamenter, deniz koruma alanlarının önemine değindi.
Marmara için hareket çağrısı
İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bayram Öztürk ise, Karadeniz ve Marmara Denizi çalışmalarını anlattı. Komisyondaki tek Türk uzman Öztürk’ün komisyonda Türkiye’nin Ege ve Akdeniz’de deniz koruma alanlarına sahip olmasına rağmen Karadeniz ve Marmara’da hiç koruma alanı bulunmadığını söylemesi büyük şaşkınlık yarattı. İstanbulÜniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Öztürk, “Karadeniz’de beş bölge deniz koruma alanı olabilir. Karadeniz’deki koruma alanları için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın çaba göstermesi gerekiyor. Hızla kaybettiğimiz Marmara Denizi için ise ciddi bir koruma eylem planı yapılması gerekiyor. Böylesine önemli bir iç denizin kendi haline bırakılmaması gerekir. Marmara’yı ciddi bir izleme programı ile takip etmeliyiz. Prens Adaları ve Marmara Adaları olarak en az iki bölge hemen koruma altına alınmalı” dedi.
‘Balık çiftliklerine önem verilmeli’
Ricardo Serrao Santos; konuşmasında balık çiftliklerinin Avrupa için çok önemli olduğuna değinerek, Türkiye’de desteklenmesi gerektiğini söyledi. Santos, “Balık çiftlikleri doğal stokların daha fazla yıpranmaması için çok gerekli. Avrupa ülkelerinde işsizliğin azaltılması için Akuakültüre destek veriliyor. Denizlerden daha fazla yararlanılması için AB’nin Mavi kariyer ve Mavi Büyüme adlı iki önemli hedefi var. Böylece hem işsizliğin azaltılması hem de daha kaliteli ve ucuz su ürünleri üretimi hedefliyoruz” dedi.
Milliyet