Ana Sayfa Köşe Yazarları 1.03.2015 2554 Görüntüleme

Soğuksu mahallesinde mağdurlar birlikte çözüm arıyorlar.

Soğuksu mahallesinde mağdurlar birlikte çözüm arıyorlar.

       Soğuksu Mahallesinde yüzlerce kişiyi ilgilendiren bir arazi problemi var. Vaktiyle barınacak bir ev kurabilmek amacıyla satın aldıkları arsalar, onların haberi olmadan kat karşılığı bir anlaşmaya konu edilmesi ile tedirgin olan halk, sonrasında aynı arsalar üzerinde orman müdürlüğünün hak talep ettiği dava olması mağdurları bir araya getirdi. Yüzlerce kişi mahalleden adliyeye kadar yürüdüler. En önde kadınlar. Sadece yürümediler davaya müdahil oldular, haklarını talep ettiler. Anlaşılan meşakkatli ve uzun bir süreç bekliyor onları. Fakat birlikte hareket edebilme kabiliyetleri takdir edilecek cinsten. Böyle bir birlikteliğin önünde sorunlar teker teker son bulacaktır. Sık sık yazıyorum bu deyişi: “çaresize sormuşlar nereye gidiyorsun? Diğer çaresizlerin yanına” demiş. Demek ki birlik olunca çözülmeyecek hiçbir sorun yok.

 

Kadına karşı şiddete, şiddetle karşıyım.

Kadına karşı şiddet, istismar, kötü davranış almış başını gidiyor. Polis kayıtlarındaki vaka kayıtları bir kenara adli olaya dönüşmüş olayların sayısı bile inanılmaz. 2014 yılı için 118.000 civarında adli olayı duyunca inanamadım. Peygamber efendimiz veda hutbesinde “Kadınlar Size Allah’ın Emanetidir” sözünü hiçe sayan ne kadar çok insan var. Kadın ve kızlarımıza bakarken cinsel bir olgu gibi değil de bir babanın kızı, bir ağabeyin kız kardeşi, bir ananın yavrusu, bir adamın çocuklarının annesi, bir çocuğun annesi, bir erkeğin aşkı, bir ergenin uğruna canını bile verebileceği yavuklusu, en önemlisi özgürce yaşama hakkı olan bir insan gözü ile bakamayanlara şiddetle karşıyım. İdam cezasının koşulsuzca uygulanması gereken suçlardır kadına karşı şiddet ve yazmak bile istemediğim suçlar. Sadece bu suçlar değil tabii, toprak da bir milletin anası olduğundan, ona karşı işlenecek suçların da aynı ceza ile cezalandırılması gerekir. Hele bir milletin kızlarının gelinliği ise bayrağı, uğruna verilmiş canların tabut örtüsüne karşı yapılan suçlar…

Özgürlük diye ağlayanlar başkalarının özgürlüklerine engel oluyorlar.

28 Şubat süreci ile tavan yapan irtica karşıtı hareketin karşısında duranlar özgürlük istiyorlardı. Özgürlük talebi herkes için doğal bir haktır. Bu hakkı talep eden kitleler Boğaziçi köprüsü üzerinde özgürlükler için el ele eylemi bile yaptılar. Sembol talep üniversitelerde türbanla derslere girme talebi bir özgürlük olduğu gibi sonrasında meclise giren ilk türbanlı milletvekili ile tavana çıkartılan özgürlükler. Darbelere herkes karşıdır, çünkü özgürlüklere sınırlamalar getirir. Birbirimizle kol kola girmemize engel olan ayrıma karşı olup da, özgürlük talebi olanlar bugünlerde çektikleri sıkıntıları bahane ederek,  zafer kazanmış bir ordu misali ayrımcılık yapıyor hatta bilerek ve isteyerek zulüm yapıyor. Zulüm kelimesi ağır oldu diyenler için özel olarak yazıyorum: çok büyük haksızlıklar yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. Sırf başka bir siyasi görüşte diye insanlar arasında ayrım yapılıyor. Örneğin kamu kurumlarında veya belediyelerde karşıt görüşlü hiç kimse ne iş bulabiliyor, ne ihale alabiliyor.

 01.03.2015

Gökhan Taleri VURAL

info@gokhanvural.com

www.gokhanvural.com

 

Kavacık Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. Tonoğlu Plaza No: 3/4 - +90 532 387 73 79 - BEYKOZ - İSTANBUL

Tema Tasarım | AnatoliaWeb