Edebiyatçı, akademisyen ve yazar Prof. Dr. İskender Pala, “Leyla İle Mecnun” adlı söyleşiyle Beykozlularla buluştu. Aşkın gizli tarihinin Fuzuli’nin beyitlerinden yola çıkarak anlatıldığı programa ilçe sakinleri, öğrenciler ve özellikle gençler yoğun ilgi gösterdi.
Beykoz Belediyesi Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte, Prof. Dr. İskender Pala, Divan Edebiyatı’nın ünlü şairlerinden Fuzuli’nin hayatını ve şairin beşeri aşkın Allah inancına dönüştüğü “Leyla Ve Mecnun” adlı eserinden kesitler aktardı.
Prof. Dr. Pala’nın akıcı ve estetik anlatımını ilgiyle takip eden konuklar, “Leyla ve Mecnun”un rehberliğinde, geçmişte ikili ilişkilerde kullanılan hitapları, sevgi ve nezaket dilini, beşeri ve ilahi aşka yaklaşımı günümüz yaşantılarıyla karşılaştırma fırsatı buldular.
Fuzuli’nin “Leyla ve Mecnun” eserinin okunması ve anlaşılması güç olduğu eleştirilerinin kendi kültürümüze karşı yabancılaşma getirdiğini vurgulayan Prof. Pala, İngiltere’de Othello’yu, William Shakespare’i yeni neslin anladığını, kendi kültürümüze ait Leyla Ve Mecnun’un ise gençlerimiz tarafından maalesef anlaşılamadığını belirtti.
İskender Pala: “Atalarımızla aramızda büyük uçurumlar oluşmuş. Belki ben kızıma 350 kelimelik bir Osmanlıca liste verseydim, belki Fuzuli’yi anlayacak, O’nunla söyleşecekti. Size gelen yabancı dildeki bir mektubu tercüme ettirir, anlamaya çalışırsınız değil mi? O halde niçin kaç yüzyıl önce kendi büyük dedelerimizin torunlarına yazdığı mektupları, arşiv eserleri okuyamıyoruz, anlamada güçlük çekiyoruz?” diye konuştu.
Gençlere Tavsiye: Osmanlı Türkçesi’ni Anlamaya Çalışın
Kendi kültürümüze yabancı kalmamak için gençlere tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. İskender Pala, “Osmanlı Türkçesini 1 ayda anlamaya çalışır, 1 yılda okumayı öğrenir, toplam 3 yılda arşiv belgelerini bile okuyabilirsiniz. Böylece 200- 300 yıl öncesinden dostlarınız olur ve tarihimizle aramızdaki uçurumlar az da olsa kalkar. Ne kadar büyük bir zenginlik değil mi?”diye konuştu.
Pala, gençlere ayrıca popüler kültürün ürünlerinden uzak durmayı tavsiye etti.
Prof. Dr. İskender Pala: “Aşkı Ahlaksızlık Kirletiyor”
Fuzuli’nin 1534’te yazdığı Leyla ve Mecnun’un aslında bir roman olduğunu ve beyitlerle şiir şeklinde hazırladığını söyleyen İskender Pala, şairin 18 kitabından 11’inde kadının adının öncelendiğini belirterek sanıldığı gibi Osmanlı’da kadının ikinci planda olmadığına değindi.
Aşkın herkes için bir tane olduğunu, bu eserde de tekil bir aşk yaşandığını, Leyla’nın gece siyahı, Mecnun’un deli divane anlamına geldiğini ve isimlerin insan yaşamı üzerinde çok büyük etki yarattığını belirten yazar Pala, beşeri aşkın temiz olduğunu, aşkı da ahlaksızlığın kirlettiğini sözlerine ekledi.
Eserdeki Mecnun karakterinin aslında deli olmadığını, eğer öyle olsaydı bu kadar akıllının bir araya gelip O’nu konuşmayacağını ifade eden Pala, Mecnun’un Leyla’sından geçme faslına yani beşeri aşktan ilahi aşka geçiş mertebelerini de dinleyicilere aktardı.
Etkinliğin sonunda İskender Pala, dinleyicilere teşekkür ederek, hep birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kaynak: Beykoz Belediyesi Basın Bürosu