GÜN İÇİNDE GÜN
Umutsuz olmak sandığınızdan daha kolay ve zahmetsiz.
Çünkü umutsuz olmak oldukça çok zaman harcatır.Ve umutsuz olmanın kaybedecek hiçbir şeyi olmadığından asla hayal kırıklığı yaşamaz.
Bu kadar olumsuzluğun yaşandığı bir dünyada, olumlu bir şey saymak için dakikalarca düşünmek zorunda kalanlardan mısınız?
- Eşeğinizi sağlam kazığa bağlayın.
Ben demiyorum tabi ki elbet bildikleri vardır diye tekrar ediyorum. Umutla baş etmek değil umutsuzlukla baş etmek olmalı derdiniz.
Çaresiz hissetmek, başıboş dolanmak ve sürekli kontrol edemediğiniz şeyleri düşünmek eminim sizi birinci maddedeki gibi hissettirmeyecektir.
Kontrol edemediklerinizden uzaklaşın, kontrol edebileceğiniz şeylere konsantre olun.
- Neşeye yatırım yapın.
Yani gün başladığında bunu yapmaya niyet edin. Antrenman gibi en azından deneyin. O kasınızı çalıştırın, geliştirin.
Unutmayın dünyanın daha çok egoiste ve kurbana ihtiyacı yok.
Küçük de olsa seni mutlu eden şeyleri tekrar et.
- Sürekli ringte dayak yiyen olarak hayal etmek rahatlatıcı ve kolay yargılanabilir.
Ama siz kendinizi “”hadi hadi başaracaksın diye kendini yukarı çeken, savaşçıya yürek veren kişi olarak tanımlasanız, umut vaat etmez misiniz?
Size soruyorum; geleceğiniz kanser olsa onu bir an önce gömüp, eşe dosta haber vermeyi mi yeğlersiniz?
Yoksa iyileşip hayatına tekrar kavuştuğunda sevdikleri ile geçirdiği güzel anları kayda geçirmeyi mi?
Şayet bir gün çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin. Kurtarıcı kendiniz olun.
Atatürk