Ana Sayfa Köşe Yazarları 31.12.2023 1059 Görüntüleme

GEÇMİŞE TAKILMA, HOŞGELDİN 2024

 

Şiirde Cahit Sıtkı Tarancı’nın bende yeri her zaman farklıdır. Çünkü bu şairimiz şiiri belli kalıplara sokmaksızın serbest olarak, içinden geldiği gibi dizelere yansıtmıştır. Garip akımının ve Romantizm den etkilenen Cahit Sıtkı ‘ nın en bilindik, dillerden düşmeyen şiiri ise “Otuz beş yaş” şiiridir.

Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.

Dante gibi ortasındayız ömrün.

Delikanlı çağımızdaki cevher,

Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,

Gözünün yaşına bakmadan gider.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?

Benim mi Allahım bu çizgili yüz?

Ya gözler altındaki mor halkalar?

Neden böyle düşman görünürsünüz,

Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

Zamanla nasıl değişiyor insan!

Hangi resmime baksam ben değilim.

Nerde o günler, o şevk, o heyecan?

Bu güler yüzlü adam ben değilim;

Yalandır kaygısız olduğum yalan.

Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;

Hatırası bile yabancı gelir.

Hayata beraber başladığımız,

Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;

Gittikçe artıyor yalnızlığımız.

Gökyüzünün başka rengi de varmış!

Geç farkettim taşın sert olduğunu.

Su insanı boğar, ateş yakarmış!

Her doğan günün bir dert olduğunu,

İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!

Her yıl biraz daha benimsediğim.

Ne dönüp duruyor havada kuşlar?

Nerden çıktı bu cenaze? Ölen kim?

Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?

Neylersin ölüm herkesin başında.

Uyudun uyanamadın olacak.

Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?

Bir namazlık saltanatın olacak,

Taht misali o musalla taşında.

Yaşamın bir özetini ve gerçekliğini ortaya koymuş aslında usta şairimiz. Ama… Ama’sı yaş otuz beş yolun yarısı, yaş yetmiş; iş bitmiş de olmuyor hani; bunun da altını çizmek gerekir.

Geçmişe dair, olduğun ana dair ne yaşandı, ne olup bittiyse takılma diyor aslında şair. Hayatın tadını çıkar, anı yaşa, mutlu ol çünkü hayat o kadar kısa ki vazgeçtiğin hayallerin an gelir arkandan ağlar çünkü bir gün uğruna vaz geçtiklerinin buna değmediğini ya da hayatın hayallerinden vaz geçecek, erteleyecek kadar uzun olmadığı gerçekliğiyle yüz yüze kaldığında geç kalınmış bir pişmanlığın ardından ağlamadır aslında bu.

Gelen gideni aratır derler. Geride bıraktığımız yılın bir öncekinden de acı ve ızdırap içinde geçiren arkadaşlar bu manada bana hak verecek olsa da bunun tam tersi geride bıraktığımız yılı mutlu şekilde geçiren arkadaşlarımız da bu varsayıma kendilerinden örnek biçerek haklı olarak karşı çıkacaklardır. Tabi bizim varsayımı bir genellemeye vurmak yanlış olur; ama şu bir gerçek ki ülkemizde bulunan insanlarımızın ekonomik olarak zor durumda olduğunu düşünürsek, Orta Doğu ‘ da süregelen mezalim devam ederken herkes için her şeyin güllük gülistanlık olduğunu söylemek de zor.

Bu manada yeni yıla zor şartlarda giren ve hayatta kalma çabası veren insanları düşünüp empati yapınca “ 2023  benim için çok kötü bir yıldı” demek insanın yüzünü kızartıyor biraz;  herkesin kötüsü diğerininki ile karşılaştırılınca, bir bakıyorsun senin ki onun yanında” cennet “ kalıyor.  Ama değişmeyen kural şu ki Cahit Sıtkı’ nın şiirinde de vurgu yaptığı, geç fark edilenin hep senden götürdüğüdür. O yüzden takılma hayatını yaşa ki, geçmişe dair olmasın pişmanlığın.  Ne demiş Cahit Sıtkı;

Geç farkettim taşın sert olduğunu.

Su insanı boğar, ateş yakarmış!

Her doğan günün bir dert olduğunu,

İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!

Herkesin yeni yılını kutluyorum, her şey gönlünüzce olsun, hayalleriniz sizi bulsun, herkes yuvasında huzurlu mutlu olsun.

İyi seneler

Kavacık Mah. Fatih Sultan Mehmet Cad. Tonoğlu Plaza No: 3/4 - +90 532 387 73 79 - BEYKOZ - İSTANBUL

Tema Tasarım | AnatoliaWeb