Beykoz Kavacık’taki Eyvah Kafe’de gerçekleşen söyleşiye siyasilerde yoğun ilgi gösterdi. Soner Çelebi açıklamalarında, teolojoninin tanrıyı tanımak olduğunu ifade ederek, teolojinin konuşulması konusunda ilahiyatta ciddi sıkıntılar olduğunu söyledi.
“Bazı konuları sorgulayan akademisyenlerin toplumda derdest edildiği için kendilerine farklı alanlar arıyorlar. Teolojiyi Kuran ve sünnet anlamında değil genel anlamda yorumlamaktan çok sorgulamaya başladığınızda ciddi sorunlarla karşılaşıyoruz” şeklinde konuşan Çelebi, Türkiye’de yüzün üzerinde ilahiyat fakültesi olduğunu dile getirdi.
Soner Çelebi şunları söyledi: “Milattan sonra yeni bir din çıkıyor. Buna da Hıristiyanlık deniyor. Buda milattan sonra 40’lı, 50’li yıllara tekabül ediyor. O süreç bir şekilde 600’lü yıllara kadar geliyor, sonra Mekke’de Abdullah’ın oğlu Muhammed yeni bir peygamber olarak bu silsileyi devam ettiriyor. Bu gün aradan 14 asır geçti, şu anda dünyada sekiz bucuk milyar insan yaşıyor, bunların 1 milyar 700 milyon civarındaki nüfusu Müslüman olarak kendisini tanımlıyor.
Ülkemiz özeline geldiğimizde, ülkemiz tamamen o Arap dünyasından biraz daha farklı bir bölge. Anadolu toprakları özellikle Göktürklerde başlayan süreç hatta daha geriye sakalar İskitlerden gelerek Anadolu coğrafyasında bu anlamda bir yorum ortaya çıkıyor. Buna biz irfan diyoruz.
Özellikle emeviler döneminde İslam dini daha da çok kurumsallaşıyor. Çünkü hazreti peygamber vefat ettiğinde geriye bıraktığı bir kitap yok. Ne zamanki Hazreti Ebu Bekir, Hazreti Ömer bununla ilgili bir toparlanma süreci başlıyor, ardından Emevilerde İslam dini kurumsal hale dönüşüyor. Din bir şekilde kurumsallaşıyor. Bunun birçok sebebi var.
Atatürk 3 Mart 1924’de Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurduğunda başına Rıfat Börekçi’yi getirdi. Börekçi dini ve vizyoner anlamda diğer merdiven altı diyebileceğimiz tarikat, dergâh ve cemaatlere karşı farklı bir yerde duruyordu. Bir entellektüel seviyesi vardı ama devam etmedi. Ondan sonraki süreçlere bakıyorsunuz. Bir süre sonra bu yapılar merdiven altına indiler. Aradan geçen 40-50 yıl sonra tekrar her şey başa döndü.
Anadolu insanı irfandan uzaklaştı, biz bunun acısını çekiyoruz. Özellikle 80’li yıllardan itibaren Türkiye’de 3 dini bakış açısı şekillenmeye başladı.”
Soner Çelebi’nin yaklaşık bir bucuk saatlik söyleşisini, Beykoz belediyesi eski başkanlarından Mimar Alaattin Köseler, Beykoz Belediyesi Meclis üyeleri Gülsüm Yılmaz, Cemal Sataloğlu, Süha Pekkip’ın yanısıra Mahir Taştan, Mehmet Uzun, İsmet Konca, Süleyman Çalık, Coşkun Tosun ve Osman Topuz gibi isimler de takip etti.