AK Parti İlçe Başkan Adayı M. Hanefi Dilmaç, Beykoz Yerel Medya temsilcileri ile düzenlemiş olduğu toplantıda kongre süreciyle ilgili kamuoyunu bilgilendirdi.

Hanefi Dilmaç, uzun süredir Beykoz’da tartışma konusu olan ve çeşitli kesimler tarafından sorgulanan Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ile ilişkilerine yönelikte değerlendimelerde bulundu. Hanefi Dilmaç, “Yücel Çelikbilek ile benim aramdaki gönül ilişkisini hayal bile edemezler” dedi.

AK Parti Beykoz İlçe Başkan Yardımcıları Zafer Aslan, Mehmet Temel, Kadın Kolları Başkanı Gaye Zayıf ve Gençlik Kolları Başkanı Furkan Çeliker’in de Hanefi Dilmaç’a eşlik ettiği toplantıda, 15 Nisan Pazar günü yapılacak olan kongreye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılacak olmasının çok önemli olduğuna vurgu yapıldı.

AK Parti Beykoz İlçe Başkan Yardımcısı Zafer Aslan, toplantının açılış konuşmasında;“Yine bu süreçte üç defa Genel Başkan, bir defa Büyükşehir Belediye Başkanı değiştirildi. Çok zor günler yaşadık. Aday değişikliği olduğu süreçte kavga olacak mı diye bekleyenler ne yazık ki hayal kırıklığına uğrayacaklar. Beykoz’da hala AK Parti’ye karşı büyük bir teveccüh var. Yaklaşık 350 kişi yeni kurulacak olan yönetimde görev alabilmek için müracaat etti” dedi.

15 Nisan Pazar günü yapılacak 6 ncı Beykoz Olağan Kongresinde AK Parti Beykoz İlçe Başkanı seçilecek olan  Hanefi Dilmaç’ın konuşmalarından satırbaşları şöyle:

Ben siyasete Milli Gençlik Vakfı’nda başladım. Daha sonra Refah Partisi’nde Çavuşbaşı Kurucu Belde Başkan Yardımcılığı görevini yaptım. Mücadele adamıyım. O zamandan bu zamana mücadelelerle geldim.

AK Parti’ye katıldıktan sonra büyüklerimiz Çavuşbaşı teşkilatını kurma görevini bana verdiler. 2.5 yıl sonra Belediye Başkan Aday Adayı oldum ve yüzde 52 oy aldım. Belde kapatılınca kendimizde öyle bir hak gördük ve 2009’da Beykoz’da aday adayı oldum. İki dönem ondan sonra hem Meclis üyesi hem de Başkan Yardımcısı olarak çalıştım. Doktoramı da Yücel Çelikbilek’in yanında yaptım.

İlçe Başkan aday adaylığı ile ilgili her hangi bir talebim olmadı. Talebi olan arkadaşlarımız vardı. Teşkilat yoklaması yapıldı. Orada Kadın Kolları Başkanımızın adı da çıktı. Bana teşkilat içerisinde sorulduğunda böyle bir talebim olmadığını söyledim. Görevi küçük gördüğümden değil, arkadaşlar çıkmışlar çalışıyorlar o çalışmaya çentik atmak istemedim.

İl Başkanımız bir gün beni davet etti. Ben, Beykoz ile ilgili görüş alıp, fikrimi soracaktır diye düşündüm. Gittiğimde bana ‘bu görevi düşünür müsünüz’ diye soruldu. Bizde görev istenmez, verilir. Buna da canı gönülden inanırım. İl Başkanımıza verildiği takdirde yapacağımı söyledim. Bizimle ilgili bir rapor hazırlanarak Cumhurbaşkanımıza sunuldu. Kendisi de bizim olmamızla ilgili bir irade ortaya koydu. Bireysel olarak sadece benden bir liste isteniyor o listeyi hazırlayacağım. İlçe teşkilatımızda kongreyle ilgili de yaklaşık olarak 2 haftadır yoğun bir çalışma yürütülüyor.

Ben bir liste çalışması yapıyorum. Birileri de dışarılara bir liste sızdırmış. Yönetime girecek olanlar gibisinden. Listeyle bizim hiçbir alakamız yok. ‘Kurumlarda çalışanlar, kurumlarda şirket üzerinden çalışanlar listelere alınmayacak’ denildi.

Partinin her hangi bir yerinde görev yapanların birinci derece yakınları olmuyor. Ben o doğrultuda başvurular üzerinde bir çalışma yaptım. Daha sonra bireysel olarak kendileriyle çalışmalarda bulunduk. Yapmış olduğum çalışmayla ilgili 62 kişilik bir liste gönderdim. İldeki arkadaşlar bununla ilgili bir durum değerlendirmesi yapıyorlar. Parti inanılmaz profesyonel çalışıyor. Listenin yüzde 30’u bayan olmak zorundadır. Yüzde 30 gençlik kriteri var. 25-18 yaş arası birisinin listede olması gerekiyor. Mevcut yönetimden 12 kişi almamız gerekiyor. 25 Asil 13 yedekten oluşan bir liste yapacağım. Ben istişareye açık birisiyim. İlçe binamızda bana bir oda tahsis edildi, orada çalışmaya devam edeceğiz.

Bu görev bana verildiğinde, ‘ben bu işi yaparım’ dedim. Nasıl Beykoz genelinde bir destek alırız dediysem basının da bizlere destek olacağını aklımdan geçirdim. Bu arkadaşlar bize destek olur bizde başarılı oluruz. Makama gelene kadar iyi de, sonrasında bozulabiliyor. Benim şu anda çok yoğunluğum var. Ondan sonra hep sokakta olacağız. Başkan Yardımcısı olduğumda görünüyordum ama ondan sonrasında çok gözükmek istemedim.

Bizim bir dünyamız var. O dünyamızda bizimle olacak arkadaşlar seçmeye çalışıyorum. Belki listemi çok eleştireceklerdir. Fakat elimden geldiğince genç tutuyorum. Gençlerle çalışacağız. O adam bizden değil deniliyor diye uzak tutmadım hiçbir zaman.

2003’te bizimle olmayan insanların yüzde 20’si bugün bizimle beraberdir. Bize muhalefet edene de en kral muhalefeti yaparız. Siyasette dövüşerek geliyoruz. İki kere partisi kapatılmış bir insanım. O günkü şartlarda demokrasi nasıl işliyordu, görmüştük. Benim kız kardeşim üniversiteyi burada okuyamadı. Bizim sermayemiz insandır, bir insanı kazanmanın ne olduğunu çok iyi biliyorum. Fitneyi Beykoz’dan kaldıracağız.

Ben eleştiriye açık birisiyim. Şu on gündür gerçekten o kadar yoruluyorum ki bir de boş şeyler. Bir şeye karar veriyorsunuz, üç dakika sonra vazgeçiriyorlar.

Siyasi liderim buraya gelecek. Cumhurbaşkanımız geliyor. Bunun bize büyük katkıları olur. Buraya gelmesini avantaja çevirmek durumundayız. Kendisini iyi ağırlarsak Beykoz bundan olumlu anlamda faydalanır. Mitinge katılım istiyoruz. Siyasi parti gözetmeye çok gerek yok. Buraya geldiğinde bazı mesajlar verecek.

Mustafa Ataş ile ben yıllarca birlikte çalıştım. Geçen gün aramış beni kaçırmışım. Telefonla konuşurken arada 10 telefon geliyor. Açıyorum onu ama arkadan bir tane daha geliyor. Bazen bunu iki üç kişiye yapmışımdır. Bir şey demişimdir, yapmamıştır. Bundan dolayı olmuştur.

Parti büyüklerimiz uygun görürlerse ben burada iki dönem ilçe başkanlığı yapmak istiyorum. Ben burada iz bırakmak istiyorum. Benden sonra gelecek olan ekibi yetiştirmek istiyorum. Şöyle bir şey yok. Ben burayı alayım oraya da göz kırpayım. İki dönem bizi buraya getiren irade başarılı görürse ondan sonra ne gösterir bilemeyiz. Siyaset bize ondan sonra nerede yol çizer, bilemeyiz. Ben gerçekten dava adamıyım.

Belediye Başkan Yardımcılığımla ilgili basın açıklaması yapmıştım. Oradan belki çok çıkartamadınız ama Yücel Çelikbilek ile hiçbir şahsi sıkıntım yoktu, yöneticilik anlamında da yoktu. Yeni oluşan kadroyla kendi hırçınlığımdan dolayı anlaşamadım.

Yücel Çelikbilek ile aramda bir sıkıntı oluşması konusunda beklentileri olan insanlar var. Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Bu insanlar siyasiler olabilir, beklentileri olanlar olabilir. Yücel Çelikbilek ile benim aramdaki gönül ilişkisini hayal bile edemezler. Benim ağzımdan, ‘Çelikbilek şöyle, böyle’ diye duydunuz mu? Konuşuyorlar işte. Konuşmaya devam edecekler mi? Konuşturmamak için elimizden geleni yapacağız.

Ben aday adayı olmadım. İl Başkanı beni iki kere çağırdı. Bir çağırdı, ‘biz seni orada düşünüyoruz.’ Ben bunu gelip başkanla paylaşmadım. Düşünüyoruz, olacaksın anlamına gelmez. Bu arada aday adayları konuşuluyor. Bir daha çağırıldığımızda mülakata gittik. Başkanı da çağırdılar. O da ‘neden benim haberim yok’ falan dedi. Bende ‘aday adayı değildik ama çağırdılar’ dedim. Ben onun yardımcısıydım, bunu da onunla paylaşmamı bekledi. Başkan biraz sitem etmiş, millet bunu kurcalıyor. Başkanın serzenişinin sebebi çok sevmekle alakalıdır. Gönül kırgınlığı vardı. Gittim anlattım. “Ona rağmen” gibi bir şey düşünülmemelidir. Yücel Çelikbilek beni kesin çizgileriyle istemeseydi, zaten yapmazlardı.