ÇOCUK
Bu kadar umutsuzluk içinde tüm verilerin olumsuzla seyretmesi çok da sürpriz değil.
Asıl soru şu ki neye bağlanıp hayatımızı sürdürmeye devam edeceğiz.
Kimisi çocuklarına….
Kimisi anılarına….
Kimisi işine…
Tam oldu işte devam derken….
Bağlandıklarımızla hayata tutunmaya çalışırken, zamanın akıp gittiğini düşünüyoruz.
Bu sefer biraz daha aşağılara çekiliyoruz.
Tutunacak daha sağlam destekler arıyoruz.
İçimize dönmenin öz saygısını yaşamaya çalışıyoruz.
Doğa, çiçek, böcek zaten yok. Çoğumuz bir odanın içine sıkışmış, balkonundan gri gri betonların ya da gelen geçenin ayaklarının göründüğü, derme çatma evlerde yaşıyor.
Yetişkinler olarak nereye kadar çabalayacağımızın ufuklarını görmeye başlamışken, çocuklardan söz etmeden olmaz.
Onlar daha az fiziksel aktivite yaparken, daha az oyun oynuyor, daha çok televizyon izlerken, daha az başarılı oluyor, daha az sosyal aktivite içinde iken daha asosyal olarak içine kapanıyor, daha çok şiddet görüyor, ama daha az şikayet edebiliyor.
Dünya genelinde daha fazla çocuk işçi görülüyor.
Gelecek çocuklarda ise biz şimdiden çoğu çocuğun ışığının söndüğünü görebiliyoruz.
Gelecek elinden geldiği kadar var olan imkanlar ile yeteneklerinin doğrultusunda, eğitim yolunda, çok çalışan, azimli çocukların olacaktır.
Dünya pandemi sürecini atlattığında bilgi ve yetenekleri ile geleceği kendi süzgeçlerinden geçirip, yeni bir dünya yaratacaklardır.
Bunun için biz yetişkinler geçmişte yaptığımız hatalardan ders alarak tekrar büyümenin verdiği şevkle ve azimle onların dünyayı güzelleştirmelerine yardım ederek kendimize yeni bir yol çizeceğiz elbette.