AK Parti’den Beykoz Belediye Başkan Aday Adayı olan Ali Bilir muhtarlar ve basın mensuplarıyla bir araya geldi. Bilir kahvaltıda çarpıcı mesajlar verdi.
Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’ndeki Teras Cafe’de düzenlediği toplantıda aday adaylığı süreci başta olmak üzere birçok konuda önemli mesajlar veren Ali Bilir, yörecilik algısının öne çıkmasına yol açan siyasi isimleri de uyardı. Bilir “hepimiz Beykozluyuz ve Beykoz’da yaşıyoruz. Giresun’a Belediye Başkanı seçmiyoruz” dedi.
Basın mensuplarının ve muhtarların sorularına da cevap veren Ali Bilir geçen 5 yılda Beykoz’da çok önemli gelişmeler yaşandığına değinerek, “mevcut yasalar ve uygulamalara rağmen Beykoz’da çok önemli ve başarılı hizmetler üretilmiştir. Bunu başaran isim hiç şüphesiz Belediye Başkanımız Yücel Çelikbilek’tir. 2-b ve mülkiyet sorunlarının bitmesiyle elde edilen başarı Türkiye genelinde uygulanan yasaya baktığınızda devrim niteliğindedir” şeklinde konuştu. Bilir geçen 5 yıllık sürede çok önemli projelerin başladığını veya yasal prosedürlerinin devam ettiğini belirterek, “inşallah göreve gelirsek bu projelere devam ederek bitireceğiz” dedi.
Bilir konuşmasında muhtarların yerel yönetimlerde ilk akla gelen isimler olduğuna da değinirken muhtarların hizmetin icrası noktasında bir sorumlulukları olmamasına ve hizmeti belediyelerden almalarına rağmen yapılmayan veya geciken bir hizmette “muhtar bizim işimizi yapmadı” algısı oluştuğunu ifade etti. Bilir, “bu benim temel felsefem; halkın yönetimle ilgili talep yaptığı ilk mercii muhtarlardır. Bu hep böyle olmuştur; ilk aşamada hep muhtar vardır. ‘Muhtar şunu yaptı bunu yapmadı!’ der vatandaşlarımız.”
“Bir ilçenin sorunları ve çözüm önerileri”
Bilir yerel yönetim serüveninin 20 yıla yakın bir geçmişi olduğunu ifade ettiği konuşmasında şu ayrıntılara yer verdi; “Beykoz’da 17-18 yıl önce yaptığım Beykoz tarihini anlatan bir kitap için sokaklarda araştırmalar yaparken yaşadığım bir ayrıntı vardı. Vatandaş sürekli olarak yeterli hizmet alamamaktan yakınıyordu. Bunun üzerine “Bir ilçenin sorunları ve çözüm önerileri” adlı kitabımı hazırladım. Bu kitabı daha AK Parti kurulmadan önce hazırlamıştım. Daha sonra Sayın Genel Başkanımızla bir yola çıktık. AK Parti’yi kurduk ve Beykoz’daki kurucuları arasında yer aldım. Kitabımı da Ocak 2004’te sadeleştirerek parti kurullarına verdim. Onlar da bu çalışmayı bütün ilçelere göndererek “ilçenizle ilgili böyle bir çalışma yapın talimatı verdiler. Bu süreç aynı zamanda benim belediyecilik serüvenimin de bir nevi başlangıcı oldu. Diğer taraftan bu çalışmada muhtarların da en az belediye başkanı kadar önemli olduğunu gördüm.”
Muhtarlar mahallelerinin Belediye Başkanlarıdır
“Muhtar arkadaşlarımızın son derece zor ve sınırlı imkânlarla mahallelerinde hizmet üretmeye çalıştıklarını biliyorum. İnşallah aday gösterilmem ve seçilmem durumunda benim uygulayacağım modelde muhtarlarımız mahalleleriyle ilgili, yıllık ve 5 yıllık çalışmaları ve projeleri bilecek ve bunu takip edebilecekler. Muhtarlarımızın mahallelerinin belediye başkanları olduğu bir model diyebiliriz buna. 5 yıl içinde mahallede yapılacak çalışmalar, projeler ve bütçeler belirlenecek ve uygulanacak. Halkımızı direkt ilgilendiren, önemli ve gerekli konularda ise halkoyuna yani referanduma başvuracağız. Böylelikle hem vatandaşlarımız kendilerini ilgilendiren konulara yönetime katılarak kendileri karar vermiş olacak, hem de alabildiğine şeffaf bir belediyecilik anlayışı ortaya konmuş olacak.”
“Beykozlular istemediği sürece kimse onları bir yere gönderemez!”
Bilir’e gelen sorulardan biri de 2-B uygulaması ve imar planları sonucunda nüfusun 70 bine ineceği idi. Bilir “Allah aşkına böyle bir şey olabilir mi? Hangi devirde yaşıyoruz? Bu muhalefet tarafından her seçim döneminde üretilen çirkin senaryolar. Beykoz mevcut konumu itibariyle 250 bin değil 400 bin nüfusu hatta çok daha fazlasını rahatlıkla kaldıracak yüzölçümüne sahipken bu ifadeyi kullanmak hiç doğru değil. Beykozlular istemediği sürece hiç kimse onları bir yere gönderemez. İmar planlarından bahsediyorsunuz ama o planlar 1985’li yıllarda yapılmış ve 1990’lı yıllarda revize edilmiş planlar. Biz 2013 yılındayız ve hâlihazırda o planların hiçbir hükmü kalmamıştır. Zaten Belediyemiz artık imar planlarımızı kendi yapabilecek kapasiteye de kavuşmuştur. Dolayısıyla seçim dönemlerinde çıkarılan bu dedikodulara itibar etmeyin.” dedi.
“Giresun’a belediye başkanı seçmiyoruz!”
Bir gazetecinin sorduğu Giresun asıllı aday adaylarının çokluğu ve Giresunluluk konusunda kamuoyuna yaptıkları açıklamalara ilişkin soruya da cevap veren Bilir, “mutlaka hepimiz Türkiye’nin çeşitli yörelerinden gelmiş, uzun yıllardır Beykoz’da yaşayan bireyleriz. Ben arkadaşlarımı bu konuda uyarmak durumundayım; burada Giresun’a belediye başkanı seçilmeyecek, Beykoz Belediye Başkanı seçilecek. Bu ayrıntıya dikkat ederek, o sorumluluk içerisinde davranmak gerekir diye düşünüyorum. Yapılan açıklamalar ve bu hizmet yarışını dar bir kalıba üstelik yörecilik kalıbına sığdırmaya çalışmak beraberinde çok önemli tehlikeleri de getirir. Buna dikkat etmek lazım. Mutlaka doğduğumuz memleketimizde akrabalarımız, bağlarımız vardır ama onları orada bırakmayı da bilmemiz gerek. Sonuçta benim çocuklarım Beykoz’da doğdu ve burada yaşıyor” şeklinde konuştu.
Program çekilen toplu fotoğraf ile sona erdi.