Beykoz Çayırı’nın yanında bulunan Tarihi Beykoz Kışlası sağlık alanında araştırmalar yapılmak üzere Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi’ne devredildi. Binada kurulacak enstitüde biyolojik, genetik çalışmalar ve kanser araştırmaları yapılacak.
Osmanlı Dönemi’nde askeri amaçla inşa edilen tarihi bina metruk haldeyken Beykoz Belediyesi’nin girişimleriyle, İBB tarafından restore edilerek 2012 yılında ilçeye kazandırıldı.
Tarihi boyunca askeriyeden sanayiye kadar farklı amaçlarla kullanılan kışla binası artık Yaşam Bilimleri ve Biyoteknoloji Enstitüsü olarak insanlığa hizmet edecek.
İstanbul Boğazı’nda 20 bin metrekare arsa ve 4 bin metrekare kapalı alana sahip bina son teknolojiyle donatılacak. Enstitünün laboratuvarlarında biyoloji, genetik, bulaşıcı hastalıklar ve aşı geliştirme, kanser araştırmaları ve moleküler tıp alanlarında araştırmalar yürütülecek.
Önümüzdeki aylarda açılışı yapılması planlanan enstitü, sağlık alanında buluş ve araştırmalara katkı sağlayacak. Türkiye’nin yurt dışına giden bilim adamlarına da enstitüde görev almaları çağrısında bulunulacak.
Yetimler Yurdu Olarak Kullanıldı
Tarihi kışlanın ön cephesinde bir kitabe, Osmanlı tuğrası, kemerli bir giriş kapısı ve kemerlerin oturduğu sütun başlıkları yer alıyor. Kesin yapılış tarihi bilinmeyen tarihi kışla, III. Sultan Selim döneminde sanayi bölgesi olarak planlandı. Sultan II. Mahmut Döneminde ordunun saraciye (deri) ihtiyacını karşılamaya başlayan Kışla’ya, 1826 yılında Kundura İşletmesi de eklendi.
Kışla, Balkan Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı sonrasında yetimler yurdu (Dar’ül Etyam) olarak hizmet verdi, daha sonra askeriye tarafından kullanılmaya başlanan kışla II. Dünya Savaşı’nın ardından Beykoz Çayırı’nda konuşlanan askeri birliklere karargâh işlevi gördü. 1960’lı yılların ardından Askeri İnzibat Merkezi olarak tayin edildi.
Kaynak: Beykoz Belediyesi Basın Bürosu