Beykoz Batum Havalisi Derneği, örf adet ve geleneklerini yaşatabilmek için zaman zaman geceler düzenleyip yöresel tatları hem kendi yöre insanlarına, hem de konuklarına tanıtıyor. Derneklerinin Ortaçeşme Çayırı girişinde bulunan lokalinde kültürel tanıtım amaçlı gerçekleştirilen gecede konuklar tek tek söz alarak düşünce ve görüşlerini paylaştı.
Beykoz Batum Havalisi Derneği düzenledikleri son gecede misafirlerine, geleneksel yemekleri olan karalahana, barbunya, sarımsak ve pul biberle hazırlanan pallobye yemeğini, simindi çhadi diye adlandırdıkları mısır ekmeği, tatlı olarak da, kokulu karaüzüm ve cevizden yapılmış pepeci tatlısını ikram etti.
İl ve Bölge Dernekleri Birliği’nin dönem başkanlığını yapan Ali Kemal Kılıç yönetimindeki Batum Havalisi Derneği’nin düzenlediği geceye, İstanbul Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Protokol Şube Müdürü Engin Şenol, Küçükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı ve Gürcistan Dostluk Derneği Başkanı Ali Rıza Altunel, Gürcistan Dostluk Derneği Başkan Yardımcıları Osman Balcı ve Erdoğan Güneş, Beykoz Belediye Meclisi’nin Gürcü kökenli üyeleri Nevzat Oral, Fatih Yılmaz ve Muharrem Kaşıtoğlu, Bulancaklılar Dernek Başkanı Abdullah Yümsel, Şehit Aileleri Dernek Başkanı Muzaffer Kılıç, Dereseki Muhtarı Yakup Özdemir, Akbaba Köyü Muhtarı Yüksel Kılıç, Ortaçeşme eski muhtarı Tahsin Aksu ile Batum Havalisi Derneği üyeleri ve Gürcü kökenli vatandaşlar katıldı.
Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, il dışında olması dolayısıyla davete katılamadı.
Derneklerinin Ortaçeşme Çayırı girişinde bulunan lokalinde kültürel tanıtım amaçlı gerçekleştirilen gecede konuklar tek tek söz alarak düşünce ve görüşlerini paylaştı.
Gecede ev sahibi olarak bir konuşma yapan Dernek Başkanı Ali Kemal Kılıç, etkinliği düzenlemekteki amaçlarına ve “pallobye” yi Karadeniz’in simgelerinden biri olduğu için ana yemek olarak seçtiklerini söyledi.
Kılıç konuşmasının devamında, “İstanbul herhangi bir şehir değildir. Nüfusu birçok devletin nüfusundan kalabalık, kendi başına bir devlet görünümündedir. Biz Batum Havalisi olarak Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde olduğu gibi, İstanbul’un da çeşitli bölgelerine dağıldık ve Beykoz’da da yoğunlaştık. Kültürümüz, örf ve adetlerimizi yaşatmak adına, hemşerilerimizi bir çatı altında topladık, 1997 yılında derneğimizi kurduk. Başta kurucularımız olmak üzere benden önce başkanlık yapmış arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Elbette hemşericilik olmalı ancak, bu gibi oluşumlar asla katı milliyetçiliğe dönüştürülmemelidir. Biz Batum Havalisi olarak yüz yıllardır bu topraklarda belli kültürümüzle, örfümüzle, adetlerimizle yaşıyoruz. Biz Gürcüler vatanını seven, asla ihanet etmeyen insanlarız ve elhamdülillah Müslümansız. Biz Batum Havalisi olarak bu devletin bekasının vazgeçilmez teminatıyız. Her Türkiye vatandaşı gibi bizler de Beykoz’da varız ve yaşıyoruz. Beykoz’umuzun hem kültürel hem sosyal, hem de ekonomik yönden gelişmesi için mücadele veriyoruz. Çünkü biz her şeyden önce Beykozluyuz anlayışıyla hareket ediyoruz” dedi.
